Artık 4-12 vardiyasında olduğumu sanıyordum, ama Beyza hanımın aramasıyla bir hafta izinli olduğumu ve sonra geceye geçeceğimi öğrendim. Bu beklenmedik izin olayından sonra hayatımın kontrolünü tamamen kaybetmek sinirimi bozmaya başlamıştı. Ama bir çıkış yolu bulana kadar devam etmek zorundaydım.
İzinli olduğum ilk gün dinlendim. İkinci gün Beyza hanım attığı bir mesajla Düzce Akçakoca’da bir konuma gitmemi istedi. Gittiğim konum yazlık tarzı bir ev idi ve tüm mahalle mevsimden dolayı çok sakindi. Kapıyı 60’a yakın yaşta, kel ve gözlüklü bir adam açtı. Beni Beyza hanımın gönderdiğini söyleyince, “Geç bakalım delikanlı!” deyip içeriye buyur etti. İçerde karısı vardı ve onun da yaşı 55’den fazlaydı. Hatta kadın beni görünce telefonu sehpahaya bırakırken muhtemelen torunu birinin resmi vardı ekranda. Torunu olan insanlar jigolo kiralıyorlardı, hem de çift olarak!
Adam, “Eşim Hülya, ben Murat!” diye karısını ve kendini tanıttı. Ben de ismimi ve memnun olduğumu söyledim. O esnada Hülya’yı inceledim, büyük götlü, sarkık memeli, hafif göbekli, hoş ama yaşı geçmiş bir kadındı. Murat ise karısına göre daha fit, çökmemiş bir yapısı vardı.
Murat direkt konuya girdi ve “Önce karımı sikeceksin ben izleyeceğim, sonra biz sikişirken de sen bizi izleyip katılamanı istediğimiz an karımı tost yapacağız!” dedi. “Tamam!” dedim ve yatak odasına geçtik. Murat karısını soydu, ben kendim soyundum. Hülya’nın yüzünde irice bir ben vardı, “Bunu yalayarak başla sonra devam et!” dedi. Bu garip isteği yerine getirdim. Sonra dudaklarını öperken bir elimi amına bir elimi memelerine attım. Amı da memeleri de büyük ve sarkık olmasına rağmen çok zevk alıyordum.
Fakat sikim tam kalkmamıştı. Sikimin iyice sertleşmesi için gözlerimi kapatmıştım, Beyza hanımı, Esra’yı ve Seçil’i düşünerek öpüşüyordum Hülya ile. Sonra 69 olduk, ben Hülya’nın amını yalarken Hülya da sikimi yalayarak iyice sertleştirdi. Sikiş vakti gelmişti, hangi pozisyonda istediğini sorduğumda Hülya kucağıma oturmak istedi. Alttan amına kökleye kökleye, memelerini emip ısırarak hoplattım yaşlı kaşarı kucağımda. Sonra yüzü kocasına gelecek şekilde domaldı. Yatağın karşısında koltukta oturan Murat da soyunmuştu.
Hülya’nın çağırmasıyla Murat gelip karısının memelerini avuçladı. Hülya, “Ohhh işte böyle, memmun edin beni, ohhh!” diye inliyordu. Bızırıyla oynayarak sikmek istedim, engel oldu, anlaşılan erken orgazm olmak istemiyordu. Murat izlemeye devam ederken biz misyonere geçtik ve ben sikişi hızlandırdım. Benim hızımla orantılı olarak Hülya’nın inlemeleri ve sikini sıvazlayarak bizi izleyen Murat’ın eli de hızlanıyordu…
Ben Hülya’nın orgazm olmasını beklerken Murat gelip Hülya’nın memelerine boşaldı. Bana, “Karım gelecek, ona uyum sağla delikanlı!” diyerek arkama geçti, götümü ve taşaklarımı okşamaya başladı. Bir erkeğin götüme ellemesinin şokunda da olsam Hülya ile eş zamanlı gelmeyi başardık…
Halen ellenmenin şoku atlatamamıştım. Murat bana banyonun yerini tarif ettiğinde ilk ben duşa girdim. Ben yıkandıktan sonra kurulanırken Murat banyoya geldi ve “Böyle fantaziler yaşamadan zevk alamıyoruz, bizi sapık sanma, bunu karımın mutluluğu için yapıyorum!” dedi. Bana bu açıklamayı yaptıktan sonra, “Buzdolabında soğuk bira var, içmek istersen git al!” dedi. Ben mutfağa giderken onlar girdi banyoya.
Ben mutfakta biramı bitirdiğimde onlar duştan çıkmış. Yatak odasından seslendiler. Yanlarına gittiğimde ıslak halde yatakta sekse baslamışlardı. Yüz yüze bakacak şekilde yan yatmışlar, Murat karısının bacak arasına girmiş memelerini emerek sikiyordu. Murat karısının içinden çıkmadan yatağa sırt üstü yattı ve karısını üstüne aldı. Bana da, “Kalktı mı sikin yeniden?” diye sordu. “Biraz kalktı, ama daha tam sertleşmedi!” dedim. Hülya da, “Gel götümü yala!” deyip memelerini kocasının göğsüne bastırarak iyice öne eğildi.
Hülya’nın havaya kalkmış kocaman götünü yalarken yine gözlerimi kapadım, Beyza hanımın götünü gözlerim kapalı duşta yaladığım anı düşündüğümde sikim kazık gibi oldu. Hülya, “Hadi sen de götümü sik artık pis jigolo!” deyince bu hakaretin hırsıyla direkt geçirdim götüne. Hülya, “Iıhhh!” diye inledi, ama götünün sikilmeye çok alışık olduğu belliydi. Hülya’yı tost yapmış sikerken ben Hülya’nın boynunun sağını, Murat da solunu yalıyordu…
Yaklaşık 10 dakika siktikten sonra, Hülya, “Geleceğim, siz de çabuk olun sikicilerim!” deyince hızlandık. İlk Hülya orgazm oldu. Hülya beni boynuna bastırırken Murat hiç beklemediğim bir şekilde dudaklarımı öperek boşaldı. Ben dudaklarımı kaçırıp, “Napıyorsun sapık herif!” diye kızmaya başladım. Hadi götümü ve taşaklarımı okşaması neyse de, dudaklarımı resmen kemirir gibi emmişti. Bu iğrendiğim durumdan dolayı sikim de inmişti. Sinirle Hülya’nın götünden çıktım. Murat, “Sakin ol delikanlı, senin işin bu!” dedi. Hülya da, “Dur hemen sinirlenme, git bir duş al, ben de kahve yapayım da içerken konuşuruz!” dedi.
Hülya sabahlığını üstüne geçirip mutfakta kahve yaparken ben çabucak bir duş alıp giyindim. Murat da boxerini giymiş mutfağa geçmişti. Mutfağa oturduk, Karadeniz’in dalgalı halini izleyerek konuşup sohbet ederek kahvelerimizi içerken biraz sakinleştim. Murat, “Beyza senin her türlü hizmette bulunacağını söylemişti, onun için çok para ödedik. Ama sen bu işin adamı değilsin delikanlı. Sana dostça bir tavsiye, normal bir iş bul kendine, gerekirse biz de yardım ederiz iş bulmana!” dedi. İçimden Beyza hanıma müthiş kızmıştım, hatta Beyza hanımdan tamamen kurtulma planları bile yapmaya başlamıştım…
Düzce’den döndüğümün ertesi günü Beyza hanım aradı, “Naber sermayem? Yüklü kazandırıyorsun artık, aferin!” dedi. Ben soğuk bir şekilde, “İyi!” dediğimde, “Hahahaha, ipnelik deneyiminin tribi mi bu? Sanki siktiler seni! Hahahahaa, bu senin için test idi, geçtin testi!” dedi. Ben de, “Ne dediyseniz yaptım, teste ihtiyaç mı var? Hem bu testin amacı ne?” dedim. Beyza hanım, “Orasını karıştırma, akşam 8’de bana gel, seni çok mutlu edeceğim!” dedi. İçime Beyza hanımla seks yapma umudu düşünce kızgınlığım hemen geçti.
Dediği saatte gittiğimde evde Beyza hanım yalnız değildi, Mevlüde de vardı. Ama Mevlüde, internette ve seks shoplarda satılan fantazi türden jartiyerli bir hizmetçi elbisesi giymişti. Beyza hanım ise ev hali diyebileceğimiz kıyafet giymiş, beyaz tişörtün altında sutyensizdi, üstünde açık yeşil bir yelek, başında açık gri başörtüsü vardı. Tişörtünden memelerinin belli olması onu sikeceğim umudumu artırdı. Beyza hanım, “Nasıl olmuş kaynanam? Sen gelmeden her işi bitirdi orospu!” dedi. Ben de, “Siz çok daha etkileyecisiniz Beyza hanım!” dedim.
Beyza hanım kahkaha atıp, “Mevlüde, gel orospu, Çağlar’a sakso çek!” dedi. Mevlüde hiç ikiletmeden geldi, eşofmanımı ve boxerimi indirip önümde diz çöktü. Sikimi eline alıp sakso çekmeye başladı. Beyza hanım, “Aferin Mevlüde, yalamayı da öğrendin kız orospu. Taşakları da yala!” diyerek kaynanasına gaz veriyordu…
Sikim iyice sertleşince Beyza hanım benim telefonumdan kendisini görüntülü aradı ve salondan kalın bir mum yakıp eline aldı, bizi banyoya götürdü. Benim telefonu çamaşır makinesinin içine koydu, telefonun arkasına da mumu koydu. Sonra Mevlüde’nin kafasını makineye soktu ve “Mumu söndürme orospu, yoksa götüne sokarım o mumu!” dedi. Bana da, “Hadi sik şu orpspuyu!” dedi. Mevlüde’nin külodu yoktu zaten, arkasına geçip hemen sikmeye başladım. Ben siktikçe Beyza hanımın telefonundan Mevlüde’nin yüzünün halini izliyorduk. Ben amına kökledikçe Mevlüde’nin yüzü, hem zevkten hem mumu söndürmeme çabasından farklı şekiller alıyor, Beyza kahkahayı basıyordu…
Beyza hanım, “Seni çok mutlu edeceğimi söylemiştim Çağlar. Öp beni!” deyip dilini çıkararak ağzıma uzattı. Sevinçle dilini ağzıma aldım ve uzunca emdim, dudaklarını kemirircesine öpüştüm. Beyza hanım götümün yanağını sıkarak, “Amıyla oyna da gelsin artık yaşlı domuz!” dedi. Mevlüde’nin amını sikerken elimi de bızırına atıp oynayınca Mevlüde bacakları titreye titreye orgazm oldu…
Önce Mevlüde’nin kafası çıktı çamaşır makinesinden, sonra telefon ve mum. Beyza hanım, “Koş kız oropsu, Çağlar’a tatlı getir!” deyip Mevlüde’yi mutfağa doğru ittirdi. Ben de Beyza hanıma, “Ben sizin tatlınızı yemek istiyorum!” dedim. Beyza hanım, “Gücünü topla, birazdan beni mutlu edeceksin!” dedi. Tişörtünü kaldırıp sutyensiz meme uçlarıyla oynarak bunu söylemesi sikimi yeniden sertleştirdi. Hemen eğilip memelerini öpüp emmek istedim. Beni durdurp, “Öyle yok! Yatak odasına geç!” dedi.
Yatak odasına geçtik. Mevlüde büyük bir tabağa baklava, şöbiyet, cevizli bülbül yuvası ve saray sarması koyup getirmişti. Beyza hanım beni yatağın kenarına oturtup kendi elleriyle yedirdi tatlıları, sonra da tatlıdan yapış yapış olmuş parmaklarını emdirdi bana. Demin Beyza hanımla ateşlice öpüşmek, şimdi de parmaklarını yalamaktan müthiş zevk almıştım. Birazdan kendisini sikmeme de izin verecekti, kendimi cennette gibi hissediyordum…
Göğsümden ittirip, “Uzan yatağa!” direktifiyle ikiletmeden sırt üstü uzandım. Ellerim ve ayaklarım yatağın alt ayaklarına eşarplarla bağlandı. Beyza hanım gözlerime bakarak bacak arama geçip dilini sikimde ve taşaklarımda gezdirdi bir süre. Zevkten adeta uçuyordum. Beyza hanım sonra soyundu. Bu sefer baş örtüsünü de çıkarmış ve karşımda çırılçıplak kalmıştı.
Yüzüme oturdu ve bana amını yalattırdı. Mevlüde’ye de memelerini yalattı. Amı yeterince ıslanınca yüzümden aşağıya kayıp sikime oturdu. Sikimi amına alıp yavaş yavaş gidip gelmeye başladı. Ben de alttan amına pompalamaya çalışarak, “Beyza hanım, bu bağlanma olayı olmadan size dokunarak zevk vererek yapsaydım?” dedim. Beyza hanım da, “Bu yetmiyor mu Çağlar? Bana uy, bu gece sürpriz çok!” dedi sırıtarak. Hayallarimdeki kadını bu durumda bile sikmek benim için müthiş gelişmeydi. Sürpriz neydi acaba, yoksa bana götünü mü siktirecekti?
Beyza hanım sikimin üstünde yavaş yavaş gidip gelirken öne eğilip bazen memelerini ağzıma verip emdiriyor, bazen de dudaklarımı ve boynumu öpüyor, bir yandan da kendiyle oynayan Mevlüde’ye götünü yalatıyordu. Beyza hanım, “Önce beni getirirsen içime boşalmana izin vereceğim!” dedi. Ben tabii bu heyecana fazla dayanamadım ve onun orgazm olmasını bekleyemeden amının içine boşaldım. Beyza hanım da sikimin sertliği tam geçmeden üstümde git gel yaparak orgazm oldu.
“Az daha dayanamadın değil mi, birlikte gelirdik!” dediğinde, “Seviştiğim kadın siz olunca bu kadar süre dayanmam bile mucize!” dedim. Beyza hanım da kahkaha atıp, “Ağzın iyi laf yapıyor!” dedi. Yatağın ayaklarına bağlı olan elllerimi ve ayaklarımı çözdü ve “Yüz üstü yat şimdi!” dedi. Hemen yüz üstü döndüm. Beyza hanım ellerimi ve ayaklarımı tekrar yatağın ayaklarına bağlayıp yataktan uzaklaştı.
Birkaç dakika sonra gelip masaj yağını komodinin üstüne koyunca sırtıma masaj yapacak diye düşündüm. Fakat masaj yağını götüme döküp parmaklarını götüme sokunca ben şokla, “Ne yapıyorsunuz?” dedim. Beyza hanım ise, “Bu gece çok zevkli olacak Çağlar, keyif almaya bak!” dedi. Üç parmak canımı acıtmıştı. Boynumu döndürebildiğim kadarıyla arkama bakamaya çalışıyordum ki, suratıma tokat atıp, “Önüne bak!” dedi.
Parmaklarını çekip göbeğimin altına bir yastık koydu ve götüme biraz daha masaj yağı döktü. Az sonra da götüme ne olduğunu anlamadığım bir şey sokmaya başladı. Canımın acısıyla, “Beyza hanım durun, ne yapıyorsunuz?” diyordum fakat sokmaya devam ediyordu. Beni resmen sikmeye başladığında anladım ki straponla sikiyordu. Ben, “Durun! Yapmayın!” dediğimde götüme şaplak atıp, “Ben istedim hizmetçim oldun, ben istedim oyuncağım oldun, ben istedim kölem oldun, ben istedim sermayem oldun, şimdi de orospum olacaksın!” deyip köklemeye başladı.
Beni biraz öyle siktikten sonra, “Mevlüde şunun ayaklarını çöz!” dedi. Ayaklarım çözülünce, “Çağlar, böyle yatarsan canın çok yanar, domal da rahatla!” dedi. Domaldığımda bir elini aşağıya atıp sikimi taşaklarımı okşayarak sikmeye devam etti. O anda elimde olmadan sikim kalkmıştı. “İyi çek Mevlüde!” dediğinde bir de kayda alındığımı anladım…
Kaç dakikadır sikildiğimi bilmiyorum. Beyza hanım zevk sesleri çıkararak götüme abanıp kaldı ve “Götümü yala Mevlüde!” dedi. Mevlüde’nin bir süre yalamasıyla Beyza hanım orgazm oldu ve straponu götümden çıkarıp çekildi. Telefonu Mevlüde’nin elinden alıp bana sakso çekmesini söyledi. Mevlüde’nin saksosuyla ben de boşaldım. Böylelikle sadece sikilmem değil, erkeklik gururum da bitmişti.
Ellerimi de çözdürüp, “Merak etme yüzünü çekmedik!” dedi. Dönüp baktığımda Beyza hanımın önünde sallanan straponun hafif tırtıklı olduğunu gördüm. Sırıtarak, “Hoşuna gitti mi orospu? Bundan sonra seni erkeklere de satacağım!” dediğinde hiçbir şey söylemeden giyinmeye başladım, bir an önce o evden çıkıp gitmek istiyordum. Gideceğimde yine sırıtarak, “Acısı geçince dilin açılır yavrum. Unutma bana aitsin, istesen de kaçamazsın!” dedi. Hiçbir şey demeden çıktım gittim evden…
Çok düşündüm ne yapsam diye, artık benim için hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Ertesi günü fabrikaya gidip sekretere işi bıraktığımı söyleyip ayrıldım. Beyza hanım işi bıraktığımı duyunca çıldırmış. Beni arayıp tehditler savurdu, işi bırakırsam elindeki görüntüleri her yere yayacağını söyledi. Ben de, “Görüntüleri yayarsan ben de telefonumdaki tüm mesajları kocana, kayınbabana, tüm akrabalarına, fabrika müdürüne, seni tanıyan herkese gösteririm. Hatta dava bile açarım ve mahkemeye de sunarım mesajları. Bir daha beni arama OROSPU, başka bir şehirde hayatımı sürdüreceğim!” dedim. Beyza hanımın gıkı çıkmadı…
Şu anda ise Düzce’de tanıştığım çiftin yardımıyla girdiğim şirkette şoförlük yapıyorum!